Dünyanın sadece kendimi şekillendirmek için bir araç olduğuna dair bir söz var, bu ne kadar güçlü bir özne bilinci. Wang Yangming'in kalp felsefesinin günlük derslerinden birinde şöyle bir söz geçiyor: "Ben çiçeklere bakmıyorum, çiçekler benimle kalpten sessiz. Sen dünyanın etrafında dolandığını düşünüyorsun, aslında kendi duygularınla dolanıyorsun. Bazen insan olduğum için şanslı hissediyorum, mesela çiçekler gibi, ben çiçeklerden daha özgürüm, koşabiliyorum, zıplayabiliyorum ve birçok şeyi değiştirebiliyorum. Herkesin bir vicdanı olduğuna göre, herkesin kendine ait işleri var. Biz doğduğumuzda hiçbir şeye sahip değiliz, bu yüzden her şey sadece göz alıcı bir ek yapmaktır. Ne tür bir sorunla karşılaşırsanız karşılaşın, lütfen kendinizi kurtarmak için binlerce kez sabırla çabalayın. #Gate广场创作者星火计划:入驻享每月超$10,000奖池# #超百家公司持有超83万枚比特币# #VIP专属余币宝定期理财#

BTC0.54%
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
  • Reward
  • 12
  • Share
Comment
0/400
DogHeadSmiles_WealthSvip
· 06-22 23:34
İnsanlar, her zaman kendi algı sınırlarını kullanarak başkalarının dünyasını ölçmeye alışkındır. Üzerinize düşen değerlendirmeler, genellikle gerçek sizle ilgili değildir; sadece karşı tarafın algısının bir yansımasıdır. Bazıları sizi gösterişli bulur, aslında o kişi kendi gerçek kısmını bastırmıştır. Bazıları sizi soğuk bulur, oysa o kişi daha fazla sıcaklık arzulamaktadır. Herkes, kendi filtreleriyle dünyayı gözlemliyor; siz sadece onun algı tuvali üzerindeki bir renk parçası olmuşsunuzdur. Anlayışa ihtiyaç duymamalısınız. Anlayış bir lükstür, benzer deneyimlere, eşit bir bakış açısına, uyumlu bir ruha ihtiyaç duyar. Sizin seviyeniz karşı taraftan çok daha yüksek olduğunda, o yalnızca sınırlı kelimelerle sizi tanımlayabilir; bu kimsenin hatası değildir, sadece algının farklılığıdır. Aşık ruhu görür, çıkarcı ölçeği görür. Bu parçalar, sizi bütün olarak bir araya getiremez; tıpkı sayısız aynanın yalnızca belirli bir ışığı yansıtması gibi. Savunma yapmayın, uyum sağlamayın, başkalarının ölçülerinin uzunluğu veya kısalığına göre kendi şeklinizi çarpıtmayın. Kendinizin kim olduğunu biliyorsunuz, milyonlarca başkasının tanımından daha net. O yanlış okumalar, eleştiriler, etiketler, nihayetinde hayatınızdan geçen rüzgârdır ve içsel özünüzü asla alıkoyamaz. Herkes sizi görse de siz değilsiniz; siz, sadece kendinize karşı dürüst kalmalısınız.
View OriginalReply0
DogHeadLeadsTheWay_svip
· 06-22 23:34
İnsanlar genellikle kendi algı sınırlarıyla başkalarının dünyasını ölçmeye alışkındır. Üzerinde bulunan değerlendirmeler, genellikle gerçek benliğinle ilgili değildir, sadece diğerinin algısının bir yansımasıdır. Bazıları seni gösterişli bulur, aslında bu, onların kendi gerçek taraflarını bastırmış olmalarından kaynaklanır. Bazıları seni soğuk bulur, bu da onların daha fazla sıcaklık istemesindendir. Herkes kendi filtreleriyle dünyayı gözlemliyor, sen sadece onların algı tuvalinde bir renk olarak karşına çıkıyorsun. Anlayış aramaya gerek yoktur. Anlayış bir lükstür, benzer deneyimler, eşit bakış açıları ve uyumlu ruhlar gerektirir. Senin seviyen karşıdakinden çok daha yüksek olduğunda, o seni sınırlı kelimelerle tanımlamak zorunda kalır; bu kimsenin suçu değildir, sadece algının farklılığıdır. Aşık olan ruhu, çıkarcı olan teraziyi görür. Bu parçalar seni bütün olarak bir araya getiremez, tıpkı sayısız aynanın sadece kısmi ışığı yansıtması gibi. Savunma yapma, uyum sağlama, başkalarının ölçeğine göre şeklinin bozulmasına izin verme. Sen kim olduğunu biliyorsun, binlerce diğerinin tanımından daha net. O yanlış okumalar, eleştiriler, etiketler, sonunda hayatında geçici bir rüzgarın seni etkilemesine izin vermez. Tüm varlıklar seni tam olarak tanımıyor, ama sen sadece kendine dürüst kalmalısın.
View OriginalReply0
CheeseTeavip
· 06-22 23:34
İnsanlar genellikle kendi algı sınırlarını kullanarak başkalarının dünyasını ölçmeyi alışkanlık haline getirirler. Üzerine düşen değerlendirmeler çoğu zaman gerçek seninle ilgisi yoktur, sadece diğerinin algısının bir yansımasıdır. Bazıları seni cesur bulur, aslında bu onların kendi gerçek yanlarını bastırmasından kaynaklanır. Bazıları seni soğuk bulur, sadece daha fazla sıcaklık arzuladıkları içindir. Herkes kendi filtreleriyle dünyayı gözlemliyor, sen sadece onun algı tuvali üzerindeki bir renk noktası oluyorsun. Anlaşılmayı arzulamaya gerek yok. Anlayış, benzer deneyimlere, eşit bir bakış açısına ve uyumlu bir ruha ihtiyaç duyan bir lükstür. Senin sınırların karşıdakinden çok daha yüksek olduğunda, o sadece sınırlı kelimelerle seni tanımlayabilir, bu kimsenin suçu değil, sadece algının farklılığıdır. Aşık olan ruhu görür, çıkarcı olan teraziyi görür. Bu parçalar seni tam olarak oluşturamaz, tıpkı sayısız aynanın sadece kısmi ışığı yansıtması gibi. Savunma yapma, uyum sağlama, başkalarının ölçülerine göre şekilini bozma. Sen kim olduğunu biliyorsun, milyonlarca başkasının tanımından daha net. O yanlış anlamalar, eleştiriler, etiketler, nihayetinde senin yaşam yolculuğunda geçici rüzgârlardır, içsel özünü asla alıp götüremezler. Tüm varlıklar seni tam olarak göremez, ama sen, kendine karşı dürüst kalmalısın.
View OriginalReply0
DogHeadRushesForward_vip
· 06-22 23:34
İnsanlar genellikle kendi bilgi sınırlarıyla başkalarının dünyasını ölçmeye alışkındır. Üzerinize düşen değerlendirmeler, genellikle gerçek benliğinizle ilgili değildir, sadece karşı tarafın algısının bir yansımasıdır. Bazı insanlar sizi gösterişli görür, aslında bu, onların kendi gerçek yönlerini bastırmış olmalarından kaynaklanır. Bazıları sizi soğuk bulur, bu da onların daha fazla sıcaklık arzulamasından ibarettir. Herkes dünyayı kendi filtreleriyle gözlemliyor; siz sadece onların algı kanvasındaki bir renk lekesi olmaktan ibaretsiniz. Anlayış aramanıza gerek yok. Anlayış bir lükstür, benzer deneyimler, eşit bakış açıları ve uyumlu ruhlar gerektirir. Sizin seviyeniz karşı tarafın çok üzerinde olduğunda, o sadece sınırlı kelimelerle sizi tarif edebilir; bu kimsenin hatası değildir, sadece algının farklılığıdır. Sevenler ruhu, çıkar peşinde olanlar ise tartıyı görür. Bu parçalar sizi asla tam anlamıyla oluşturamaz, tıpkı sayısız ayna sadece kısmi ışığı yansıtabilir. Savunma yapmayın, uyum sağlamayın, başkalarının ölçülerine göre kendinizi şekillendirmeyin. Siz kim olduğunuzu biliyorsunuz, bu, onlardan gelen tanımlardan daha nettir. O yanlış anlamalar, eleştiriler, etiketler, nihayetinde hayatınızdan geçerken sizi etkilemez; içsel özünüzü asla alıkoyamaz. Tüm varlıklar sizi görse de siz değilsiniz, siz sadece kendinize karşı dürüst kalmalısınız.
View OriginalReply0
TeaOldFriendsvip
· 06-22 23:34
İnsanlar, genellikle kendi algılarının sınırlarını kullanarak başkalarının dünyasını ölçmeye alışkındır. Üzerinize düşen değerlendirmeler, çoğu zaman gerçek sizinle alakalı değildir, sadece karşı tarafın algısının bir yansımasıdır. Bazıları sizi gösterişli bulur, aslında bu, onların kendi gerçek taraflarını bastırmış olmalarındandır. Bazıları sizi soğuk bulur, bu sadece onların daha fazla sıcaklık istemesindendir. Herkes kendi filtreleriyle dünyayı gözlemliyor, siz sadece onların algı tuvalinde bir renk parçası oluyorsunuz. Anlayış aramak zorunda değilsiniz. Anlayış lüks bir şeydir, benzer deneyimler, eşit bakış açıları ve uyumlu ruhlar gerektirir. Sizin seviyeniz karşı tarafın çok üzerinde olduğunda, o sadece sınırlı kelimelerle sizi tanımlamaya çalışabilir, bu kimsenin hatası değildir, sadece algının farklılığındandır. Aşıklar ruhu görür, çıkarcılar teraziyi görür. Bu parçalar, sizin bütününüzü oluşturamaz, tıpkı sayısız aynanın yalnızca bölgesel ışığı yansıtması gibi. Savunma yapmayın, uyum sağlamak için çaba göstermeyin, başkalarının ölçülerine göre şeklinizi bozmayın. Kendinizin kim olduğunu biliyorsunuz, milyonlarca başkasının tanımından çok daha net. O yanlış okumalar, eleştiriler, etiketler, sonunda sadece hayatınıza geçen rüzgarlardır ve çekirdeklerinizi asla alıp götüremezler. Herkes sizi görür ama siz, sadece kendinize karşı dürüst kalmalısınız.
View OriginalReply0
LoneWolfOfTheDarkNivip
· 06-22 23:34
İnsanlar hep kendi algı sınırlarıyla, başkalarının dünyasını ölçmeye alışkındır. Üzerine yağmur gibi yağan değerlendirmeler genellikle gerçek seninle ilgili değildir, sadece karşı tarafın algısının bir yansımasıdır. Bazıları seni gösterişli görür, oysa bu, onların kendi gerçek yanlarını bastırmasından kaynaklanır. Bazıları seni soğuk bulur, oysa bu, onların daha fazla sıcaklık arayışıdır. Herkes dünyayı kendi filtreleriyle gözlemler, sen sadece onların algı tuvalinde bir renk olursun. Anlayış arayışına girmene gerek yok. Anlayış bir lüks, benzer deneyimler, eşit bakış açıları ve uyumlu ruhlar gerektirir. Senin seviyen karşı tarafın çok üzerindeyken, o seni sınırlı kelimelerle tanımlamak zorunda kalır, bu kimsenin hatası değildir, sadece algıdaki farklılıktır. Aşık olan ruhu görür, çıkarcı olan ise teraziyi. Bu parçalar seni bütünüyle ortaya koyamaz, tıpkı sayısız aynanın sadece kısmi ışığı yansıtması gibi. Savunma yapma, uyum sağlama, başkalarının ölçülerine göre kendi şeklinin bozulmasına izin verme. Sen kim olduğunu biliyorsun, binlerce başka tanımdan daha net. O yanlış okumalar, eleştiriler, etiketler, sonuçta senin yaşamına uğrayan rüzgarlardır, içsel varlığını asla alıp götüremezler. Tüm varlıklar seni gördüğünde sen değilsin, sen sadece kendine dürüst kalmalısın.
View OriginalReply0
KeepASaltedFishAsAvip
· 06-22 23:34
İnsanlar genellikle kendi algı sınırlarını kullanarak başkalarının dünyasını ölçmeye alışkındır. Üzerinize düşen değerlendirmeler, genellikle gerçek benliğinizle ilgili değildir, sadece karşı tarafın algısının bir yansımasıdır. Bazıları sizi gösterişli bulur, aslında bu onların kendi gerçek yönlerini bastırdığı anlamına gelir. Bazıları sizi soğuk bulur, bu da onların daha fazla sıcaklık arzuladığı anlamına gelir. Herkes dünyayı kendi filtreleriyle gözlemliyor, siz sadece onun algı tuvalinde bir renk lekesi oluyorsunuz. Anlayış arayışına girmeye gerek yok. Anlayış bir lükstür, benzer deneyimler, eşit perspektifler ve uyumlu ruhlar gerektirir. Sizin seviyeniz karşı tarafın çok üstünde olduğunda, o sizin için sınırlı kelimelerle tanımlama yapabilir, bu kimsenin hatası değildir, sadece algının farklılıklarıdır. Aşık olan ruhu, çıkarcı olan ise ölçeği görür. Bu parçalar sizi tam olarak oluşturamaz, tıpkı sayısız aynanın sadece kısmi ışığı yansıtması gibi. Savunma yapmayın, uyum sağlamayın, başkalarının ölçülerine göre kendi şeklinizi bozmayın. Kendinizin kim olduğunu biliyorsunuz, bu on binlerce başkasının tanımından daha net. O yanlış anlamalar, eleştiriler, etiketler, nihayetinde hayatınıza uğrayan rüzgarlardır ve özünüzü asla alıp götüremezler. Tüm varlıklar sizi gördüğünde siz değilsiniz, siz sadece kendinize karşı dürüst kalmalısınız.
View OriginalReply0
ShadowBladeWithoutTravip
· 06-22 23:34
İnsanlar, genellikle kendi algılarının sınırlarıyla başkalarının dünyasını ölçmeyi alışkanlık haline getirir. Üzerinde bulunan değerlendirmeler, genellikle gerçek seninle ilgili değildir; sadece karşı tarafın algısının bir yansımasıdır. Bazıları seni gösterişli bulur, aslında bu, onların kendi gerçek yönlerini bastırmalarından kaynaklanır. Bazıları seni soğuk bulur, ama bu, onların daha fazla sıcaklık istemesindendir. Herkes kendi filtreleriyle dünyayı gözlemliyor; sen sadece onun algı tuvalindeki bir renk parçası oldun. Anlayış aramaya gerek yok. Anlayış, benzer deneyimlere, eşit bir bakış açısına ve uyumlu bir ruh haline ihtiyaç duyan bir lükstür. Senin seviyen, karşı tarafın çok üstündeyse, o seni sınırlı kelimelerle tanımlamak zorunda kalır; bu kimsenin suçu değildir, sadece algıların farklılığıdır. Aşıklar ruhu görür, çıkarcılar teraziyi. Bu parçalar, seni tam olarak bir araya getiremez; tıpkı sayısız aynanın sadece kısmi ışığı yansıtması gibi. Savunma yapma, uyum sağlama, başkalarının ölçülerine göre şeklinin bozulmasına izin verme. Sen kim olduğunu biliyorsun; bu, binlerce başkasının tanımından daha nettir. O yanlış okumalar, eleştiriler, etiketler, sonuçta senin hayatında geçici bir rüzgar olup, özünü asla alıkoyamaz. Tüm varlıklar seni doğru tanıyamaz; sen ise sadece kendine dürüst kalmalısın.
View OriginalReply0
SunnyDayDeervip
· 06-22 23:34
İnsanlar genellikle kendi algı sınırlarını kullanarak başkalarının dünyasını ölçmeye alışkındır. Senin üzerine yapılan değerlendirmeler çoğunlukla gerçekliğinle ilgisizdir; sadece karşı tarafın algısının bir yansımasıdır. Bazı insanlar seni gösterişli bulur, aslında bu, onların kendi gerçek benliklerinin bastırılmasıdır. Bazıları seni soğuk bulur, ama bu sadece onların daha fazla sıcaklık arzulamasından kaynaklanır. Her birey dünyayı kendi filtreleriyle gözlemler, sen sadece onların algı tuvalinde bir renk lekesi oluvermişsindir. Anlayış aramaya gerek yoktur. Anlayış bir lükstür; benzer deneyimler, eşit bakış açıları ve uyumlu ruhlar gerektirir. Senin seviyen karşı tarafın çok üzerinde olduğunda, o seni sınırlı kelimelerle tanımlayabilir; bu kimsenin suçu değildir, sadece algının farklılığındandır. Aşık olan ruhu görür, menfaatçi tartıyı görür. Bu parçalar seni asla tam olarak oluşturamaz; tıpkı sayısız aynanın sadece kısmi ışığı yansıtması gibi. Savunma yapma, uyum sağlama, başkalarının ölçülerine göre şekilini çarpıtma. Kendinin kim olduğunu biliyorsun; bu, binlerce başkasının tanımından daha nettir. O yanlış okumalar, eleştiriler, etiketler, sonunda senin yaşamına uğrayan rüzgârlardan başka bir şey değildir ve senin özünü asla alıp götüremez. Tüm varlıklar seni gördüğünde sen değilsin, sen sadece kendine dürüst kalmalısın.
View OriginalReply0
DogheadIsNotConfused_vip
· 06-22 23:34
İnsanlar genellikle kendi algı sınırlarıyla başkalarının dünyasını ölçmeye alışkındır. Üzerinize yapılan değerlendirmeler, genellikle gerçek benliğinizle ilgili değildir, sadece karşı tarafın algısının bir yansımasıdır. Bazıları sizi gösterişli bulur, aslında bu onların kendi gerçekliklerini bastırmış olmalarındandır. Bazıları sizi soğuk bulur, oysa bu onların daha fazla sıcaklık arzuladıkları anlamına gelir. Herkes dünyayı kendi filtreleriyle gözlemler, siz sadece onun algısal tuvali üzerinde bir renk noktası olursunuz. Anlayış aramaya gerek yoktur. Anlayış bir lükstür, benzer deneyimler, eşit bakış açıları ve uyumlu ruhlar gerektirir. Sizin seviyeniz karşı tarafın çok üzerindeyse, o sadece sınırlı kelimelerle sizi tarif edebilir, bu kimsenin hatası değildir, sadece algının farklılığıdır. Aşık olan ruhu, çıkarcı olan ise teraziyi görür. Bu parçalar, sizin tam bir bütününüzü oluşturamaz, tıpkı sayısız aynanın yalnızca kısmi ışığı yansıtması gibi. Savunma yapmayın, uyum sağlamayın, başkalarının ölçülerine göre kendi şeklinizi çarpıtmayın. Siz kimsiniz, bunu binlerce diğerinin tanımından daha net bilirsiniz. O yanlış anlamalar, eleştiriler, etiketler, sonuçta hayatınıza uğrayan rüzgarlardan ibarettir ve özünüzü asla alıp götüremez. Tüm varlıklar sizi yanlış görse de, siz sadece kendinize karşı dürüst kalmalısınız.
View OriginalReply0
View More
  • Pin
Trade Crypto Anywhere Anytime
qrCode
Scan to download Gate app
Community
  • 简体中文
  • English
  • Tiếng Việt
  • 繁體中文
  • Español
  • Русский
  • Français (Afrique)
  • Português (Portugal)
  • Bahasa Indonesia
  • 日本語
  • بالعربية
  • Українська
  • Português (Brasil)